8 Mayıs 2022 Pazar

5 Maddede nasıl minimalist oldum?







1-Stres 

Hersey gecen ay ev değiştirmemle başladı. 

16 sene yasadigim evi değiştirmeye karar verdigimde yüzlerce eşyam oldugunu farkettim.

20 senelik is hayatımda bir gun olsun durup evde vakit geçirme şansım olmamisti. 

Tasinan eşyaların arasında 10 larca canta , Ayakkabi,kozmetik ,kıyafet ile basbasa kalınca bu kadar fazlalasmanin aslında ne kadar anlamsız oldugunu anladım.


ustelik 40 metrekareye tasininca eşyaları götüremedim. Büyük bir stres halini Aldi. 

Azalmaya karar verdim.


2-Para

Minimalizm, para biriktirme ve harcama şeklimizi etkiler.

Kaynaklarımızı daha etkin kullanmak için birikim yerine ani yasamayı, açgözlülük yerine cömertliği, nicelik yerine kaliteli deneyimleri seçmeye karar verdim.

3-Zaman

Zaman yenilenemez bir kaynaktır ve giderek daha fazla insan onu daha akıllıca kullanmak için minimalist hale geliyor.


Bu, daha az sahip olmayı seçtiğimiz anlamına gelir, böylece temizlik, düzenleme ve kayıp eşyaları aramak için daha az zaman harcıyorum artık.


Daha fazla boş zamanın olsa ne yapardın?


4-Doga 


Pek çok insan  tüketimi azaltmak ve daha az atık üretmek için minimalizme geçiş yapıyor.


Minimalist olmaya başladığımda çevre aklımda ön planda olmasa da, daha azıyla yaşamak, satın almalarımın dünya üzerindeki çevresel etkisinin çok daha fazla farkında olmamı sağladı.


5-Daha Fazla Deneyim


Cogu  insan, değerli tek hayatlarını bir şeyleri yönetmek ve sürdürmek için harcamaktan bıktı ve bıktı.


Reklamverenler, sizi daha rahat, kendinden emin ve en yenilerinden memnun olacağınıza ikna etmek için fazla mesai yapıyor. 


Ancak birkaç yıldır bir değişim yaşanıyor ve yavaşlayacak gibi görünmüyor. İnsanlar paralarını eşyalar yerine deneyimlere harcamayı tercih ediyor! 


Aslında, Harris Group ve Eventbrite tarafından yapılan bir araştırma, Y kuşağının %72'sinin paralarını eşya yerine bir deneyime harcamayı tercih ettiğini buldu! 


Ben de bu furyaya katildim ve daha az esya ile daha cok deneyim yasamaya karar verdim.




Eğer siz de  bunaldıysanız, finansal olarak dardaysanız,  değerli hayatınızı kullanma şeklinden memnun değilseniz, sizi minimalizmi ciddi olarak düşünmeye davet ediyorum.





3 Aralık 2017 Pazar

Tate Modern- Ilya - Emilia Kabakov

Londra ya gidip Tate Modern e gitmeden olmaz.
Vakit az yapılacak aktivitelerin verimliliğinden emin olmalı.
Londra Tate Modern deki Ilya-Emilia Kabakov sergisi vakit darlığında kendiniz için yapacağınız güzelliklerden biri.
Kabakov lar kendi jenerasyonlarının en meşhur sanatçı çiftlerindendir. Buyuk capli entalasyonları ve kurgusal kişilik kullanımları ile tanınırlar. Eserleri Sovyet hayatı tasvirleri, umut ve korku odaklıdır. 



Sergi, Ilya nın Moskova studyosunda 1960 lardan baslayıp 1980 lerin sonlarında Newyork a tasınmasından sonra yaptığı erken resim, çizim, album ve heykel çalışmalarından Kabakov un sanatsal yolculuğunu anlatıyor. Bir donem gocmen olarak yasamis olan Kabakov lar goc temali eserlerine de sergide yer veriyorlar.
Sergi de nadiren birarada sergilenmis su uc eseri de gorebilirsiniz.
 The Man Who Flew into Space from His Apartment 1985, 




Labyrinth (My Mother’s Album) 1990 





Not Everyone Will Be Taken Into the Future 2001. 


19 Kasım 2016 Cumartesi

Barcelona / Ekim 2016- minik bir öneri

Merhaba
Woody Allen in en sevdigim filmlerinden biri "Barcelona Barcelona" dir.
Barcelona ya gitmeye niyet edenler birinci adim olarak bu filmi izleyebilir, sehir sokaklarinda film sayesinde bir tur atabilir.
Zorlu is hayatimin en guzel tarafi ispanyollar ve yunanlilarla calismakti. Is seyahatleri sayesinde Barcelona da bircok kez bulunma sansi yakaladim.
Butun bloglarda ve internet sitelerinde bulabileceklerinizden farkli bilgiler vermek istiyorum.
Genel bilgileri heryerde bulabilirsiniz.
Barcelona da en gezilesi ve gorulesi yerlerden biri  ;

**Barceloneta: Plaji, marinasi sahanedir. Biraz ruzgarli da olsa gormeye gitmeye deger. Metroyla ulasim L4 yellow line la saglanir. Yine ayni isimli durakta indiginizde Barceloneta ya ulasmis olursunuz.  Yellow line in bu destinasyonu en cok hirsizligim oldugu noktadir. Dolayisiyla canta, cep ve cuzdanlara dikkat. Bu mahalde en sevdigim mekan  La Surena Cerveceria. 








Su an yazarken dahi orada olmak istedim. Mekanla ilgili oldukca genis yorumu tripadvisor da bulabilirsiniz. 









Paris-Giverny-Monet's Garden

Paris bileti alırken kimsenin aklına Giverny e gitmek gelmez. Benim de gelmedi. Halbuki kaçıncı Paris ziyareti ve neden illaki Paris'in turistik yerlerini ziyaret etme şartlanması.
Çok spontane bir şekilde Vernon'a giden trene bilet alırken buldum kendimi.
2010'dan bu yana güncel sanat ve sanat tarihi ne mesai harcıyorum. Sakıp Sabancı Müzesi'ne Monet sergisi geldiğinde bütün seminerlerde dahil katılmış ve empresyonizm hakkında detaylı fikir sahibi olmuştum. Ancak monet in bahçesini görmeden tamamlanamazmış öğrendiklerim.




Monet in evini görmek ayrı bir heyecan verici.
Paris Saint Lazare tren istasyonundan veya internetten Vernon a giden trenlere bilet alabilirsiniz.
Trenden indiğinizde minik bir köye geliyorsunuz. Ben shuttle a bindim Monet in evine gitmek için. Kişi başı 5euro idi.
Fransız ressam Claude Monet, 50 yaşında, sanat hayatının en ünlü zamanında Paris’e 80 kilometre uzaklıktaki Giverny’de bir kır evi inşa ettirdi. Sekiz dönümlük evin  bahçesini yapay göl ve çiçeklerle cennete dönüştürdü. 36 yıl boyunca pek çok tablosunu burada yaptı. Ölümünden sonra Fransız Akademisi’ne bağışlanan ev 1980’den bu yana ziyarete açık.
Fransız izlenimci ressam Claude Monet (14 Kasım 1840 – 5 Aralık 1926), Oscar-Claude Monet veya Claude Oscar Monet olarak da bilinir. İzlenimcilik terimi, Monet’nin “İzlenim: Gün Doğumu” adlı resminden geliyor. İzlenimcilik, modern resim sanatındaki ilk büyük devrimci hareket. Monet, resimlerinde fırça darbeleriyle oluşturduğu değişik renklerde noktalarla istediği izlenimi uyandıracak renk ve ışık etkisini yaratmayı başardı.


Sanata ilginiz olsun ya da olmasın sadece bu köyü ve bahçeyi görmek için dahi gitmenize değer şahane bir yer.

9 Ekim 2016 Pazar

Film Ekimi 2016/ From the Land of the Moon

İs güç bütün yoğunluğun arasında kostur kostur yetişip seyrettigim güzel bir film.
Hep soylerim Biraz deli olmanın kimseye zararı yoktur insanin kendisi dışında...
Ask mektupları iste boyle bir film.
Filmde bir drama queen görmeyi bekliyorsaniz yaniliyorsunuz. Film hakkında bilgiyi aşağıda bulabilirsiniz.
Film Provence, Lyon gibi güzel Fransız şehirlerinde geçiyor.




İkinci Dünya Savaşı’nın hemen sonrası, Avrupa yara bere içinde... Gabrielle, ailesinin baskılarını kıramamış ve İspanyol bir çiftçi olan Jose’yle evlenmiştir. Jose ona karşı dürüsttür ve âşıktır, ancak Gabrielle kendini bir mahkûm gibi hissederken, bu adanmışlığa hiçbir zaman karşılık veremeyeceğinin farkındadır. Bir gün bütün tutkularını ona yeniden hatırlatacak olan Andre ile tanışır. Beraber kaçmak için sözleşirler, ancak onları çevreleyen dünyanın buna izin vermeye niyeti yoktur. Nicole Garcia’nın Milena Agus’un romanından uyarladığı Aşk Mektupları, prömiyerini yaptığı Cannes’da adından Marion Cotillard’ın sağlam performansıyla söz ettirmişti.

5 Haziran 2014 Perşembe

Paris


Bulundugunuz yer sizi çok sıktı herkesten bunaldınız. Biraz farklı, estetik birşeyler görsün gözüm diyorsunuz bulabileceğiniz en uygun biletle Paris e gitmenizi öneririm.

Paris e birkaç kez gittim .Her seferinde de başka bir amaçla.
Daha önceki gidişlerimde Musee D Orsay ı görmüştüm. Bu gidişimde Centre Pompidou yu görme fırsatı yakaladım. Centre Pompidou , Modern ve Çağdaş Sanat hakkında fikir sahibi olmanız açısından önemli bir merkez.60.000 den fazla işle Avrupa nın en büyük koleksiyonu burada. 20.ve 21.yy da en çok iz bırakan sanatçıların işlerini burada görebilirsiniz.Daha fazla bilgi için tık tık






Bu seferimdeki keşiflerimden biri de  LE MARAIS 
    Le Marias ,Paris'in en canlı bölgelerinden biri.Benim favorilerim arasına girmeyi başardı.Dokusu hiç bozulmamış ve tarihi yapısını hala koruyor. Şık erkek ve kadınlarına bakarak gözlerinizi lezzetli tatlılarıyla damağınızı şenlendirebilirsiniz. Tavsiye edebileceğim mekanlar Nanashi, Rose Bakery, La Briciola, Le Mary Celeste, Little Red door – liste uzar gider. 








    24 Mayıs 2014 Cumartesi

    Bozlu Art Project








    İstanbul Nişantaşı Citys alışveriş merkezinin Teşvikiye kapısının tam karsısında bir sanat galerisi. Vitrinde Halil Akdeniz 'in "Akdeniz Küpü"adlı işi.
    Bozlu Art 2013 yılında açılmış. Teknoloji ve tıp alanında faaliyet gosteren Bozlu Holding e ait. Bu yıl içerisinde İstanbul Şişli de bulunan sanat enstitüsünü faaliyete geçirmeyi planlıyorlar. 
    Halil Akdeniz in "Sınırlar Otesi"sergisi 24 Mayıs ta sona eriyor. 
    28 Mayıs tan itibaren birçok sanatçının işlerinin bulundugu "İklim Değişimi"sergisi görülebilir.



    Daha fazla bilgi için http://www.bozluartproject.com/tr